Tarih 12 EYLÜL 1980...

Tarih 12 EYLÜL 1980...
  • 12.09.2022 14:40

Tarih 12 EYLÜL 1980...

Tarih 12 Eylül 1980...

TSK yayımladığı bildiri ile yönetime el koydu. Adına “DARBE” yerine El Koyma demişlerdi.

12 Eylül Askeri Darbesi'nin bilançosu şöyleydi; 

    •    650 bin kişi gözaltına alındı
    •    1 milyon 683 bin kişi 'fiş'lendi.
    •    230 bin kişi yargılandı.
    •    7 bin kişi idam istemiyle yargılandı.
    •    517 kişiye idam cezası verildi.
    •    49 kişi idam edildi.
    •    388 bin kişiye pasaport verilmedi.
    •    14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı.
    •    30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına gitti.
    •    300 kişi 'kuşkulu bir şekilde' öldü.
    •    171 kişinin 'işkenceden öldüğü belgelerle kanıtlandı.
    •    14 kişi cezaevindeki uygulamaları protesto etmek için yaptıkları 'açlık grevi' sonucu yaşamını yitirdi.
    •    30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı.
    •    3 bin 854 öğretmenin ve 120 öğretim görevlisinin işine son verildi.
    •    9 bin 400 kişi kamu görevinden atıldı ya da sürüldü.
    •    47 yargıç görevden atıldı.
    •    23 bin 667 derneğin faaliyeti durduruldu.
    •    31 gazeteci cezaevine konuldu.
    •    300 gazeteci saldırıya uğradı, 3 gazeteci öldürüldü.
    •    49 ton gazete, dergi ve kitap, sakıncalı olduğu için imha edildi.

12 Eylül darbesi ilk değildi, demokratik bir hukuk devleti ilkeleri esas alınmadığı için son da olmadı. 12 Eylül Askeri Darbesi’nin üzerinden 42 yıl geçmiş olmasına rağmen halen 12 Eylül Askeri Darbesi hukukunun uygulanıyor olması, ülkede esaslı, köklü ve tamamı hukuk ilke ve kurallarına dayandırılan demokratik bir hukuk devleti temellerinin oluşturulması gerektiğini de ortaya koymaktadır. 

Yakın tarih de dahil olmak üzere geçmişte yaşanan darbeler için yalnızca “lanetlemek, unutmadık-unutmayacağız” demek yeterli değildir; darbeleri tarihin karanlığında yok edecek gerçek bir hukuk devletinin temelleri atılmalı, “ülke tarihinde hiç bir zaman olmayan yargı bağımsızlığı” artık sağlanmalıdır. Temel hak ve özgürlüklerin tamamen güvence altına alındığı, ülkede yaşayan tüm vatandaşların “aidiyet” kavramıyla bütünleştiği, ülke tarihi ile yüzleşmenin sağlandığı, her bir yurttaşın güven duyduğu ve her bir yurttaşın kimliğinin, dilinin, kültürünün Anayasal güvence altına alındığı ve değiştirilemez hükümlerin dahi gerçek demokrasi adına yeniden ele alınarak kapsayıcı Anayasal düzenlemelerin yapıldığı, demokrasinin tamamen içselleştirildiği güçlü, bağımsız bir hukuk sisteminin her bir yurttaşın omuzlarında bir yük olduğunu hatırlatıyor, Van Barosu olarak darbelerin karşısında olduğumuzun ve güçlü bir hukuk devleti için mücadele etmeye devam edeceğimizin saygıyla bilinmesini isteriz. 12.09.2022

Van Barosu Başkanlığı